16 Şubat 2011 Çarşamba

Aziz Nesin'e Mektup

Vallahi Aziz Abi hergün adını anar olduk. Hele benim “büyükmüşsün abi” demediğim gün sayısı pek az. Yok yok % 60 meselesini kastetmiyorum. onu ben önceden biliyordum da yeni keşfedenler var tabi. Duruşmadan çıktım az evvel, duruşma salonu muydu? Tiyatro sahnesi mi? az önce durduğum yer bilemedim. Abartıyorsun zannediyordum abi hikayelerini okudukça, değilmiş. Yani memleket bu kadar komik idare edilirken hani sana pek iş de kalmamış yazmaktan başka. Yahu geçen sene bizim barodan arkadaşlarla sahnelemiştik “Yaşar ne yaşar ne yaşamaz”ı yani bu çağda bu teknolojik altyapıda biraz nostaljik gelmişti ama değilmiş. Tamam uzatmayıp anlatıyorum.
Müvekkilim 1957 doğumlu, cinsiyeti: erkek, adı: Abidin ( diyelim mesela). Vallahi elinde nüfus cüzdanı var hem masmavi.. Terhis belgesi, okul diploması, birsürü resmi belge, tamı tamına elli yıllık bir ömür var. Tut sen nüfus müdürlüğü 50 yıl sonra nüfus kaydını düzeltiyorum diye adını Şükufe ( mesela yani), cinsiyetini kadın yap. Bir gariban adam bizimki, akıl erdiremiyor tabi bu işe komplodan şüpheleniyor. Ha buna da şükrediyor 80’li yıllarda yanlışlıkla epey bir cezaevinde yatmışlığı varmış. Neyse sunmuşum bütün belgeleri dava dosyasına ki hepsi devletin mührünü, imzasını taşıyor kapı gibi, adamı da dikmişim ilk celse mahkemenin huzuruna ki yanlışlık var deyip düzeltiversinler hemen. Olmuyor, nüfus müdürlüğüne yazılacak illa nedeni sorulacak. Demezler mi cevaplarında Abidin diye birisi yok diye. Nasıl olur? Elli yıldır vardı. Güya 1957 tarihli bir doğum kaydına dayanmışlar. Yahu yeni mi geldi aklınıza kim çıkardı bu elli yıllık belgeyi, kimin kimi doğurduğunu, ne doğduğunu bir kağıt parçası mı bilecek? Hem bu nüfus cüzdanı neyin nesi? Bir de elli yıllık.. Hem askerlik yaparken erkekti ve yaşıyordu.
Derken adli tıpa sevk edilecekmiş efendim cinsiyetinin belirlenmesi için. Gerçi askere giderken kontrol etmişlerdir ama olsun sağlama alalım işi. Yani diyorum ki hakime hani ne gerek var karşınızda duruyor işte erkek gibi erkek, bütün resmi belgeler dosyada. Ama dış görünüşü erkek sadece, diyor. Haklı, bu zamanda insanların içi dışı bir değil. Biz arkamızı dönsek hakime hanım, savcı beyle nüfus temsilcisi kontrol etseler burada olmaz mı? diyecek oluyorum, teknik bir mesele gibi görünse de sadece bir yanlışlık aslında, diyecek oluyorum, bir deli bir kuyuya, diyecek oluyorum susuyorum Aziz Abi. Çıkıyorum duruşmadan anlatmaya çalışıyorum müvekkilime; “erkekliğini ispatlaman lazım, doktora gideceksin” diyorum ve utana sıkıla soruyorum “bir sakıncası yok değil mi?”. Beni bile şüpheye düşürdü devlet yani. “Yok” diyor ve mühürletiveriyoruz kolunu. Durup dururken devlet ister mi senden cinsiyetini ispatlamanı vardır bir bildiği diyor herhalde ve suskun, gariban gidiveriyor. Devamını ben de merakla bekliyorum.. Umarım kesmeye kalkıp gerçeği nüfus kaydına uydurmaya çalışmazlar..  

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder